Bakan Tunç: Bir yıl ceza alan 18 gün cezaevinde kalacak

Bakan Tunç: Bir yıl ceza alan 18 gün cezaevinde kalacak


35 Görüntüleme

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yasalaşan 10. Yargı Paketi'ne ilişkin, "Yeni düzenlemeyle 2 yıl ceza alan, koşullu salıverme tarihine kadarki sürenin 10'da 1'i dediğimiz, yani en az 36 gününü cezaevinde geçirmek durumunda kalacak. Bir yıl ceza almışsa 18 gün cezaevinde kalma durumu olacak. Yine 6 ay ceza almışsa en az 9 gün cezaevini görecek" dedi.

Adalet Bakanı Tunç, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünce (CTE) Ulucanlar Cezaevi Müzesi'nde düzenlenen Denetimli Serbestlik Sistemi Değerlendirme Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, toplantıda denetimli serbestlik sisteminin gelişimini gözden geçirerek geleceğe yönelik adımları planlayacaklarını ve daha güçlü bir sistem inşa etmek için yol haritası oluşturacaklarını söyledi.

Adaletin amacının insan onurunu, haklarını korumak olduğunu vurgulayan Tunç, toplumsal barışın teminatının adalet olduğunun altını çizdi.

Tunç, ıslah ve kişileri topluma yeniden kazandırma anlayışının sahadaki en önemli yansımalarından birinin denetimli serbestlik sistemi olduğuna işaret ederek, "Denetimli serbestlik, yalnızca bir infaz şekli değil, aynı zamanda insanı merkeze alan bir adalet felsefesinin yaşayan yüzü. Çünkü, adaletin değeri, yalnızca verilen cezanın ağırlığıyla değil, o cezanın ne ölçüde hak ve insan onuruna uygun şekilde uygulanabildiğiyle ortaya çıkar" diye konuştu.

Adaleti yalnızca cezalandırma olarak değil, hatadan dönmeyi mümkün kılan, kişileri topluma yeniden kazandırmayı hedefleyen bir anlayışın mensupları olduklarını dile getiren Tunç, şöyle devam etti:

"Denetimli serbestlik, suçla yüzleşmiş kişilerin toplumla yeniden buluşmasını mümkün kılan bir köprüdür. Kopmuş bağları onaran, kırılmış umutları yeşerten ve kaybolmuş yönleri yeniden ortaya çıkaran bir toplumsal rehabilitasyon hamlesidir. Her kişiyi bir potansiyel olarak gören, her hatayı arınma fırsatı sayan yüksek adalet tasavvurunun tezahürüdür. Denetimli serbestlik sistemi, suç işleyen her bireyi mutlak kötülüğün temsilcisi olarak damgalamaz. Aksine, onun içinde hala bir insan, hala bir umut ve hala bir değişim ihtimali gören kapsamlı bir yaklaşımı temsil eder. Bu sistem, suça karışmış bireyi toplumsal dışlanmanın girdabına bırakmak yerine, yeniden kazanım zemini sunar."

Tunç, denetimli serbestliğin "cezasızlık" değil, aksine kişinin toplumla uyum içinde yaşamaya devam etmesini amaçlayan etkin bir infaz yöntemi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"20 yılda 5,6 milyon yükümlüye dokunan bu sistemin etkinliğini yalnızca rakamlarla değil, umuda kavuşmuş hayatlarla, onarılan aile bağlarıyla ve topluma yeniden kazandırılan bireylerle ölçüyoruz. Denetimli serbestlik sistemiyle 2005'ten bugüne kadar 8 milyon 464 bin karar infaz edilmiş, 3 milyon 628 bin iyileştirme faaliyeti yürütülmüş, 1 milyon 478 bin bağımlılıkla mücadeleye yönelik çalışmalar gerçekleştirilmiş, 1 milyon 449 bin yükümlü kamuya yararlı işlerde görevlendirilmiş, 74 bin yükümlüye ayni ve nakdi yardım sağlanmış, 71 bin yükümlü elektronik izleme sistemiyle takip edilmiş, çevreci faaliyetlerle 2 milyon 400 bin fidan toprakla buluşmuş."

Yazar

ertehaber.com

0 Yorum:

Yorum Bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlendi *